• ANASAYFA



 
AVNİ MEMEDOĞLU HAKKINDA...

 

BESİM AKIMSAR : Memedoğlu öyle belirli kalıplara sığacak, Moda Akımlara ayak uyduracak takımından değil. (30 Ağustos 1954 Halkçı Gazete-İzmir.)

KEMAL BİLBAŞAR : Avni Memedoğlu'nun sanat anlayışı Akademi tahsili ile bir Alafrangalık hastalığına tutulmamış olup, Avni Memedoğlu olarak kalmış. Kilim, heybe, motiflerinden halkı aramak ihtiyacını duymuyor, bizzat kendisi bir halk çocuğu olarak fırçasını kullanıyor. (13 Şubat 1956 Demokrat İzmir)

FİKRET ADİL: Avni Memedoğlu (Sanatçı zamanın, çevresinin etkilerini verir) düsturunu benimsemiş. Böylece resimlerinde sosyal eleştiriler, hicivler görüyoruz. Bu bakımdan kendisine Halk Ressamı diyebiliyoruz. (25 Şubat 1963 Akşam gazetesi).

SOSYALİST KÜLTÜR ANSİKLOPEDİSİ : Avni Memedoğlu Toplumcu Gerçekçi resim anlayışına bağlı kişiliği ile son çeyrek yüzyılın ileriye dönük gelişmelerinde ayrı yeri olan sanatçılardan biridir.

FAHİR AKSOY : Bu ara gerçekçiliği, işlevselliği ve güzeli birleştiren Avni Memedoğlu'nu anmadan geçemem. (Köken İ. Görsel Sanatlar ve Düşün Yayınları, İzmir) Ve Fahir Aksoy'un Memedoğlu'na yazdığı bir mektuptan: "Halkını bunca seven, onun mutluluğu için savaşım vermek uğruna her türlü eza ve cefaya, yoksulluğa katlanan ve en önemlisi kendine hiç bir zaman yenik düşmeyen, bükülmez istencin ve kişiliğin sahibi olan senin ayarında çok az insan tanıdım. Güzel, etkili, işlevsel doğrultudaki resimlerin toplumcu öze nasıl sahip olunurluğun örnek nitelikteki yapıtların, evlerde ve kurumlarda onurlu yerini almalı, görenlerin gönlünde iz bırakmalı.."...

MEHMET AYDIN : Memedoğlu 12'inci sergisinde toplumsal yaşamı ile, sanat ürünleri arasındaki karşılıklı etkileşimi de kanıtlamaya çalışıyor. Mısır, Urart, Hitit, Zenci, İnka ve Antik Yunan Sanatını etüdle, Çin, Japon enstampları, İran, İslâm-Türk minyatürlerindeki çizgi inceliklerini (zerafetini) günümüzün modern, çağcıl sanatındaki konsrüktif teknik anlayışı ile ulusal ve yöresel bir biçim içerisinde yoğuruyor. Sanatçımız kendi işçiliği ile ağaç ızgara üzerine preslediği duralit üzerine deniz kumu karışık bir astar çekerek özgün duvar resmi tekniğine ulaşmıştır. Memedoğlu'nun yapıtlarında kişisel duygular yerine, ortak duygulara yer verilmiştir. Sağlam bir anatomi bilgisine dayalı resimleri, kimi yerde kunt, kimi yerde atılımcı ve kükreyici bir özellik taşımaktadır. Resimlerinde iyimser bir dinamizmi sağlamak üzere eğri ve doğruların zıtlıklarıyla kütle, figür ve renklerin uyum ve armonizasyonundaki ustalık ve beceri, Öz'ü daha da etkili kılmıştır. (Yenigün Sanat, 1984 Mayıs, 2'nci sayı, Ankara).

KAYA ÖZSEZGİN : Memedoğlu'nun resimleri, bir akımın ya da eğilimin katı ve entellektüel görünüşlü ilkelerine uyum göstersin diye ele alınmamış. Aksine belki de 1944-1950 yıllarında Akademide öğrendiği bir takım bilgileri tümüyle unutarak, doğrudan doğruya kendi inanç dünyasında bütünleşen çözümleriyle yetinmiş. Böyle bir tutum, onun resimlerine Halk Ressamlarına özgü otantik bir görünüm kazandırıyor. 1920'li yıllarda Meksika'da Orozko ve arkadaşlarının Duvar Resmi olarak yaygınlaştırdığı yöresel üsluba benzer bir çizgiyle karşı karşıyayız. Memedoğlu'nun iri elli, koca cüsseli insanları salonların dar çerçevesinden çıkıp, kent insanlarının arasına karışmak, büyük yapıların duvarlarına yerleşmek istiyor da bunu gerçekleştirecek sosyal ve kültürel çevreyi bulamamanın tedirginliğini taşıyorlar sanki. (Milliyet-Sanat 95/1, 1984).

AHMET KÖKSAL : Memedoğlu'nun özellikle Desen'deki usluplaşmaya yönelik çizgi ve sağlamlığı ve figür düzenlemelerindeki kunt ve yapısal normlarda belirgindir. (11 Nisan 1984 Cumhuriyet).

MUSTAFA EKMEKÇİ : Avni Memedoğlu Ankara Sanat Evi'nde açtığı serginin adını Geçtiğim Yollar koymuş. Helâl olsun... (Cumhuriyet 7 Nisan 1984).

GÜLTEKİN ELİBAL : Ressam Avni Memedoğlu etki ve tepkilerden uzaklaşabilme yolundaki kimliğiyle, yaratı bağımsızlığını biraz da altınyürekli ve yöresel göstergede somutlaşan yapıtlarıyla vardır ve böylece de ulusallık anlatısından evrenselin boyutlarında bulunulacağı yiğitliğini anımsatmaktadır bizlere (Şubat 1985, Sanat Çevresi).

AHMET KÖKSAL : Memedoğlu'nun resimleri Akademik, etüdlere dayanan sağlam bir form anlayışıyla Mısır Sanatı'nı örnekseyen yalın ve oylumcu bir tutum vurguluyor. Çalışan insanlarımızın yaşamını yansıtmaya öncelik veren bir Figür Anlatımcılığı resimlerinde ağırlığını duyuruyor. Kenar çizgilerini yitirmiyor. Kenar çizgilerini yitirmeyen ölçülü bir deformasyon, yer yer nakışsı bir usluplama, simgeci ögeler, renkçi bir tutumla Latin Amerika ustalarını anımsatmaktan geri kalmıyor. (15 Ekim 1985, Milliyet Sanat).

ABDULLAH SİYAMİ : Yapıtlarındaki kişiler hepsi levent, hepsi güçlü Memedoğlu'nun. Siz hiç sabırla büyüyen yumruklar gördünüz mü? Yılmadan, dağ taş demeden, dağda, bozkırda yürüyen ayaklar, umutla geleceği gözleyen iri, anlamlı gözler. Ve... yaldızlı törenlerin, cümle tutkuların dışında, somut gerçeği, neyin, nedenselliğin anlatımını izlemenin olanaklarını buluyoruz Memedoğlu'nun tuvallerinde. Sanatının, yapıtının içinde yüreğine sindirdiği inancı ve olumlu dünya görüş ve anlayışını yansıtıyor. Sanatın gıcıklayıcı kişisel kaprislerinden arınmış, yapmacıklardan uzak, gerçeği, yalnızca somut gerçeği anlatan yapılar Memedoğlu'nun tabloları... Konular düşündürücü, anlatımcı. Biçim, ritm, ahenk kompozisyonunun oluşumunda olumlu ögeler... Sorabilir miyiz anlamsız sanat insan oğluna acaba ne yarar getirir? Gerçeğin dışında, toplumdan kopuk, suya sabuna dokunmayan kirli elleri yıkamanın anlamı nedir? Memedoğlu yapıtlarında somutu ve yalın gerçeği vermeye çalıştığı yapıtlarında, Palandöken'den yola çıkmış insanlığa doğru, büyük insanlığa doğru yürüyor. Konuda ışık-gölge, sanatsal belirgilerin tümü, el ele vermiş Öz'deki anlamı yansıtıyor. Duygular konturları simgelenmiş desenler güçlü, anlatımcı bir duyarlık uğraşısı tablolarındaki ortak görünüm. Anadolumuzun Doğu İnsan'ını, Dadaşının yaşantısını, uğraşısını veriyor bize... Memedoğlu'nun yapıtları dizelere çaldı beni... (19 Şubat, 1986 Somut).

ŞÜKRAN MORAL : Sanatçı hayatı gözünün önünden giden ırmak gibi de algılayabilir, gerçeğin arkasındaki gerçeği aramakla da yetinmeyebilir. Bu sanatçılardan biri de Avni Memedoğlu... Yıllardır Resmi kendisine bir savaşım aracı olarak seçmiş olan sanatçı, daha Akademide öğrenciyken Toplumsal Gerçekçi sanat anlayışının nüvelerini oluşturuyordu. Akıp giden ırmakta sadece kendi yüzünü seyretmeyen Memedoğlu her gün çok kere şahit olduğumuz olguları ele alıyor. Tema olarak üreten, çalışan, alnının orta yerinden vurularak ölen, ayrılan, mahkum olan insanları, Kore'ye giden askeri seçmiş. Ağaçları bile bir insanın duygularını anlatıyor sanki. Aydınlık ve mutlu. Memedoğlu'nun resimlerinde deformasyona uğramış insanlar, idealize görünümleriyle yansıtılıyor. Bu insanlar iki büklüm olmuş çalışırken bile başlarını eğmiyorlar. Kendilerini izleyenin gözlerini arıyorlar sanki. Bir bildikleri varmışta susuyorlarmış gibi. Gerçi zaman zaman öykülemenin özdeşleşme tuzaklarına düşürmüyor değil bizi. Fakat olmasını istediği ve olagelen şeylerin altlarını işaretliyor renkleriyle. Canlı, heyecanlı, cüretkâr renkler bunlar. Güçlü bedenlerin kaçınılmaz ellerinden kütlesel yapının sağlamlığı kuruluyor hemen. Çalışan, kart basan işçilerin ortak özelliklerini, öfkeyle bezeli gözlerin hüznünde görebiliyoruz. Figürlerdeki idealize edilmiş güzellikler, umarsız hayatımızın karşısına çıkarılan rüyalarımız değil mi sanki. Evet elbette kendi rüzgarımızı kendimiz yaratmalıyız, ressam bize gücümüzü anımsatıyor. (7-20 Şubat, 1987 Yeni Gündem).

 

AVNİ MEMEDOĞLU HAKKINDA DAHA GENİŞ BİLGİ VE YORUMLAR
Politika-Sanat-Estetik Yolunda "Emeğin Ressamı" Avni Memedoğlu
ADLI KİTAPTA. BİLGİ İÇİN TIKLAYIN.

 
Bu sitede yer alan görsel ve yazınsal malzemenin tüm hakları Sorun Yayınları Kolektifi'ne aittir. © 2005.